Alaaddin Tepesi'ndeki Saat Kulesi'nin Yıkılışı

1919 senesi Martı'nda İngilizlerin İstanbul'u, aynı yılın Mayıs ayında Yunanlıların İzmir'i işgali üzerine Konya'daki Rumlar iyice şımarmış bu şımarıklığı daha da ileriye götürerek papazların da teşvikiyle aralarında kurdukları bir heyeti valiye göndererek Alaaddin Tepesi üzerindeki saat kulesinin Rumlara terk edilmesini istemişler, burayı kilise yaparak çan takacaklarını ilave etmişlerdir. Vali buranın halen askeri birlik tarafından depo olarak kullanıldığını bildirerek Kor komutanı Albay Fahrettin Altay'a müracaat etmelerini söyleyerek başından savmış ve derhal vaziyeti Rumlardan evvel Kor Komutanına bildirmiştir. Rumlar komutana çıkmak üzere hazırlanırken Fahrettin bey durumu iyice tetkik ettikten sonra birkaç kişi ile görüşerek dinamitle yıkılmasına karar vermiştir. Çünkü Rumlara olmaz dese Sadrazam Ferit Paşa'ya müracaat edecek olan Rumların bu arzusu resmi kanalla muvafakat cevabı verileceğinden ve en kestirme çıkar yolun bu olduğu şüphesiz olduğundan lazım gelenlere gizlice emirler verilerek hazırlığa girişilmiştir. Konya kültürü ve tarihi hakkında bir uzman olan Selçuk Es bu olayla ilgili anısını şöyle anlatır; "---Alaaddin Tepesi'ndeki saat kulesinde askeriyenin benzin deposu patladı. Kule ile birlikte 3 er yok olup gitti, deyince hemen arabadan inerek Alaaddin Tepesi'ne, kulenin bulunduğu yere gitmeye başladık. Kulenin yerinde bir yığın taş, tuğla molozundan başka bir şey göremedik. Etrafta askeri nöbetçiler olduğundan yaklaşamadık. Etrafta biraz dolaştıktan sonra hakikat anlaşıldı. Kor istihkam müfrezesi kulenin temeline tahrip kalıbı koymak suretiyle binayı yıkmıştı." Her ne kadar Konya tarihi için çok önemli bir eser ortadan kalkmışsa da kulenin yıkılmasındaki isabeti zaman göstermiştir. Zira Konya hadisesinde bugünkü Ordu Evi'nin bulunduğu yerdeki Ermeni Kilisesi'nin çan kulesinden, Alaaddin Tepesi'nde asilerle çarpışan hükümet taraftarı kuvvetlere ateş açılarak bir çok jandarma polis ve er şehit ve yaralı düşürülmüştür.

Sonuçta Konya'mızın İslam öncesi devirlerine ait ve nadir bulunabilecek eserlerinden birisi de Saat Kulesi olarak bilinen Eflatun Mescidi olup, savaşların acımasız mantığı içinde yok olup gitmiştir.

Hiç yorum yok: