Bir Gezgin Gözüyle İlçelerimiz Tuvana'dan Ereğli'ye

Konya-Karapınar yolunu bozkır görüntüleriyle aşıp yüzüncü kilometreden sonra solunuzda, zirvesinde kaleleri, eteklerinde yer altı şehirleri ile Karacadağ kalır. Tam karşınızda doğudan batıya doğru uzanan Toros dağları görünür. Dağların etekleri yemyeşildir. Bozkır görüntüsünden sonra bu yeşillik nerdeyse büyüler insanı. Bu yeşillikler üç bin yıl öncesi Tuvana'nın günümüz Ereğli'sinin elma, kiraz, vişne, zerdali bahçeleridir. Torosların kar ve yağmur suları bereket saçar bu bahçelere ve Ereğli ovasına.
İvriz'deki ilk yazılı tarım anıtı da Torosların eteklerindeki ova topraklarının bereketini gösterir. Günümüzde 109 bin hektarlık ekilebilir tarım arazisinin yarıya yakınında sulu tarım yapılmaktadır.
Şam'lı Eb-Ül-Fida'nın Taksim-Ül-Buldan isimli eserinde önemli Rum şehirlerinden biri olarak bahsettiği Ereğli, stratejik konumu ve bereketli toprakları nedeniyle M.O. üç binli yıllardan bu yana önemli bir yerleşim yeri olmuş. Geç Hititler döneminde burada Tuvana krallığı kurulmuş, İvriz'deki ilk tarım anıtı da bu krallık döneminde yapılmıştır. M.O. 1200-742 yılları arasında hü-küm süren bu krallığın yıkılmasından sonra M.O 64 yılında Romalıların egemenliğine geçmiş, Bizans İmparatorluğunun hakimiyet alanına girdik-ten sonra ismi imparatorun ismi olan Herakliyus olmuştur. Taksim-Ül-Buldan'da da Heraklia olarak geçer. (İ.Hakkı Konyalı. Konya Tarihi.) Ereğli 1077 yılında Kutalmışoğlu Süleyman şah zamanında Anadolu Selçuklularının eline geçmiş, Karamanoğulları ile Osmanlılar arasındaki savaşlarda zaman zaman el değiştirmiş 1468 yılında Fatihin Konya'yı kesin olarak almasından sonra Osmanlı idaresine geçmiştir.
Tuvana krallığından kalan İvriz anıtı, Osmanlılardan kalan Ulu Cami, Rüstem Paşa Kervansarayı, Şifa hamamı, görenleri büyülemeyi sürdürüyorlar.
İç Anadolu ile Çukurova arasında stratejik bir konumda olan Ereğli'nin güneyi doğudan batıya Toroslar, kuzeyinde Hasandağı, Kuzeybatısında Karacadağ var. Deli Mahmutlu ve İvriz çayları Ereğli ovasının bereket kaynakları. İvriz çayı hem tarımda hem ilçenin içme suyu olarak kullanılıyor. Son yıllarda elli bin hektarlık bir alan ağaçlandırılmış. Konya'nın ekonomik düzeyi en yüksek ilçelerinden biri Ereğli. Bu yüzden, özellikle doğudan göç alıyor. Göçmenler genellikle inşaat sektöründe çalışıyorlar. Köy ve beldelere giden yolların büyük bölümü asfalt.
Selçuk Üniversitesi Ereğli Meslek Yüksek Okulu 1987 yılında öğretime geçmiş. Günümüzde 940 öğrenci, 22 öğretim üyesi ve yedi programla öğretim devam ediyor. Ereğli halkı şimdide ilçede bir fakülte açılması için çaba gösteriyor. Ereğli Polis Meslek Yüksekokulu ise yüz öğrenci ve elli personelle ikinci dönemden itibaren öğretime başlayacak.
İlçenin nüfusu 120 bin. 38 ilimizden daha büyük. Belediye Başkanı İnşaat Mühendisi Ahmet Özdoğan ile Kaymakam Cevdet Can iki genç yönetici. İlçenin sorunlarını çözmek için vargüçleriyle uğraşıyorlar.
Belediye Başkanı Ahmet Özdoğan bir yandan ilçeye hizmet etmeye çalışırken bir yandan geçmiş dönemden kalan borçları ödeme telaşında.
Her iki yöneticinin ortak tespiti olarak en önemli sorunlardan biri Ereğli Sazlığı (Akgöl) 1960 lı yıllarda 37 bin ha. Alanı kaplayan ve yüzlerce kuş türüne barınaklık eden Ereğli Sazlığı günümüzde 3. bin ha. kadar gerilemiş Ereğli-Karapınar-Ayrancı arasında, Torosların kuzeyinde yeralan Ereğli Sazlığı küçük karabatak, ak pelikan, tepeli pelikan, alaca balıkçıl, filamingo gibi yüzlerce kuş türüne barınaklık ediyor. Göçmen kuşları burada konaklıyor,. Önemli kuş alanlarından biri olarak (OKA) doğal sit alanı. Akgöl'ün su kaynakları olan İvriz Çayına İvriz, Karaman deresine Gödet Barajı yapılınca sazlığın su kaynakları kesilip çevresindeki sazlıklar fazla miktarda kesilmeye başlayınca Akgöl'de kurumaya başlıyor. Ereğli sazlığını tehdit eden bir başka tehlike ise ilçenin bütün atık sularının bu doğal sit alanına akması.
Belediye Başkanı Ahmet Özdoğan tehlikenin farkında. Bu yüzden arıtma tesisi kurmak ve Ereğli sazlığını Ramsay projesine sokmak için girişimlere başlamış. Arıtma tesisi gerçekleşirse yılda on milyon metreküp temiz su verilebilecek sazlığa. Ayrıca başka su kaynaklarının da sazlığa verilebilmesi için araştırma yaptıklarını belirten Ahmet Özdoğan, bunları gerçekleştirebilirsek on yıl sonra Ereğli sazlığı 1960 lardaki durumuna döner, diyor. Ereğli sazlığının kuruması iklimde de değişiklikler yapmış. Bu iklim değişikliği nedeniyle yaşanan don olayında Ereğli çiftçisi 30 trilyonluk zarara uğramış.
Ereğli bölgesine gelecek insanların konaklaması için dört yıldızlı bir otel projesi hayata geçirilmiş. Başkan A.Özdoğan İvriz'deki tarım anıtı da koruma altına alacaklarını belirtti.
Ereğli ovasında su kaynaklarının boşa harcanmasını önlemek için salma sulama yerine damlama sulama sistemine geçiliyor.
Kaymakam Cevdet Can'ın üzerinde önemle durduğu projeler var. Bunlardan biri (SARP) Sosyal riski azaltma projesi. Gelir düzeyi düşük vatandaşların gelir düzeyini yükseltmeye dönük bir proje bu. Ereğli'de 9 adet at pansiyonu (çiftlik) varmış. Bunun için atlı spor kulubü kurma girişimleri var.
Ereğli adını bütün dünyaya duyuran önemli kurumlardan biri İvriz Köy Enstitüsü olmuştu. 1941 yılında İvriz'in 9 km. batısında kurulan enstitü 1954 yılında İvriz İlk Öğretim Okulu'na dönüştürüldü. İlk müdürü Recep Gürel olan İvriz Köy Enstitüsü'nde 1954 yılına kadar 792 öğretmen yetişmişti. Bunların içinde Musa Eroğlu gibi çok ünlü isimler de vardı. Prof. Dr. Hüsamettin Akçay, Memiş Akdoğan, Celal Akın, Akkanat Holdingin sahibi Ali Akkanat, Hacı Angı, Dündar Aydoğdu, Prof. Dr. Ayşe Baysal, Galip Candoğan, Fevzi Çimen, Kemal Bayram Çukurkavaklı, Vehbi Durmuş, Süleyman Ege, İbrahim Gündüz, Mustafa Ertaş, Mevlüt Kaplan, Mehmet Koç, Mahmut Makal, uzun yıllar Güzel Sanatlar Müdürlüğü yapan Mehmet Özel, Hamit Özmenek, Mehmet Şahin, İsmihan Şirin, Mustafa Özer, İvriz Köy Enstitüsü'nün yetiştirdiği aydınlarımızdır. (M.Özer. İvriz Köy Enstitüsü. Anılar. 2001)
Dünyadaki ilk yazılı tarım anıtlarından biri İvriz'dedir. M.Ö.1200 - 742 yılları arasında hüküm süren Truva krallığından kalan anıt 8.yy. yapılmış. Hitit dönemine ait anıtta bereket tanrısı Tarhundas ile kral Warpalvas'ın figürleri vardır. Anıttaki yazıtta "Ben hakim ve kahraman Tuvana kral Warpalavas, sarayda bir prens iken bu asmaları diktim. Tarhundas onlara bereket ve bolluk versin." demektedir.
1426 yılında Karamanoğlu Mehmet Bey tarafından yaptırılan Ulu Cami Selçuklu mimarisinin en özgün örneklerinden birisidir. 1116 yılında Selçuklu Sultanı 1.Mesut tarafından yapılan gözetleme kulesi yanına cami yapılınca minareye dönüştürülmüş. Yüksekliği 40 metre olan minare sekiz köşeli bir kaide üzerine oturtulmuş.
Rüstem Paşa Kervansarayı Kanuni döneminde Damat Rüstem Paşa tarafından yaptırılmış.
Ereğli'ye ulaşım kolay. Bir kavşak noktasında olduğu için her saat araç bulmak mümkün. Karaman'a 80, Niğde'ye 96, Aksaray'a 120, Adana'ya 200, Konya'ya 150 km. uzaklıkta.
Günümüzde Ereğli'de konaklama için uygun tesis yok. Dört yıldızlı bir otelin yapımı için faaliyete geçilmiş. Kamp yapmak için İvriz'de uygun yerler var. İvriz'deki alabalık tesislerinde yemek yenilebilir. Deli Mahmutlu Çayı vadisi doğa yürüyüşü için uygun.
Ereğli'nin çevresinde de görmeye değer tarihi ve doğal anıtlar var. Meke Gölü, Acı Göl, Karacadağ'daki yer altı şehirleri bunlardan bazıları.
Meraklısına Not: Ramsar sözleşmesi, 1971 yılında İran'ın Ramsar şehrinde imzalandı. Uluslararası olan bu sözleşme ile sulak alanların korunması ve geliştirilmesi hedefleniyor. Konya çevresinde 7 adet Ramsar alanı var. Meke Gölü, Kozanlı Gökgöl, Kulu Gölü, Ereğli Sazlığı, Akşehir ve Eber Gölleri, Kızören. (Merhaba gazetesi 20.11.2004)

Hiç yorum yok: