Taşkent (Pirlerkondu)

Taşkent deyince birçok şey birden gelir aklıma.

Ulaşılabilecek bütün güzelliklerin kavşak noktasında olan bir beldemiz Taşkent, eski adıyla Pirlerkondu. Konargöçerlerin yaylalarına, Karacaoğlan'ın Barçın Yaylası'na, Taşeli Platosu'na Göksu Irmağı'na ulaşan derin vadilerde akan ırmaklara, Dedemli'den Akdeniz'e doğru uzanan Gevne Vadisi'ne bu güzel beldemizden geçerek ulaşabilirsiniz. Afşar Irmağı'ndan yukarı doğru baktığınızda bir kartal yuvası gibi görünür kayalıkların üzerinde. Güneyinde Kıble Kayası geçit vermez doğal bir anıt gibi dikilir. Eteğinden Sultansuyu fışkıran Erenler Tepesi ile Kıble Kayası arasında yaz kış hiç kesilmeden akan Boğaz Deresi beldenin doğusunda derin bir vadi oluşturarak Afşar Deresi'ne, oradan da Göksu Irmağı'na ulaşır. Boğaz deresinin iki yanında beldenin bahçeleri sıralıdır. Belde insanı avar eker. Bahçeler ulu ceviz ağaçları ile kaplıdır. Beldenin iki elektrik santrali da bu derenin üzerine kurulmuş. Bu derenin üzerindeki Cibi Köprüsü'nün Selçuklulardan kaldığı söyleniyor.

Konya'ya 140. km. olan Taşkent orta Toroslarda 115060 yıllarında Afşar Türkmenleri tarafından kurulmuş. Selçuklular döneminde yöredeki Ermenilere karşı Moğol akıncıları ile güç birliği yapmışlar. Moğollarla kız alıp vermişler. Büyük Camii Yavuz Sultan Selim döneminde yapılmış. Beldenin tarihi eski olunca birçok efsaneler türemiş. Hala anlatılır bu efsaneler. Örneğin; Erenler Tepesi'nin eteğindeki Sultan Suyu efsanesi gibi. Sultan Alaaeddin Keykubat beldeden geçerken pınarın başında su dolduran genç bir kızdan su istemiş. Kız suyu verirken tasın içinde birkaç çam pürü atmış. Sultan bunun nedenini merak edip sorunca "Sultanım çok terliydiniz, hızlıca içip hastalanmayasınız diye böyle yaptım." yanıtını vermiş kız. Sultanın çok hoşuna gitmiş bu. Kızın adını sormuş. "Benim adım bağışlandı" diye yanıtlamış kız. Bu "Ben sözlüyüm" anlamına gelir. Sultan "Bundan böyle çamınız kurumasın, kızlarınız farımasın, suyunuz ılımasın" diye dua eder ve yörede dokunan bezden vergi alınmasını kaldırır.
Taşkent ve çevresinde geçim hayli zorlu. Bu yüzden okuma oranı çok yüksek. İzmir, İstanbul, Ankara, Konya gibi büyük şehirlerimizde esnaflık yapan Taşkentli sayısı fazla. Taşkentlilerin en büyük özelliklerinden biri birbirlerine ve beldelerine karşı çok tutkun olmaları. Yıllarca Güzel Sanatlar Müdürlüğü yapan Mehmet Özel Çetmi'li olup her yıl yöreye gelir ve günlerce kalır. M. Özel bu yöreye onlarca anıt eser yaptırdı.

Ancak 1931 yılında yola kavuşabilen Taşkent hala bir çok sorunla boğuşuyor. Örneğin, 1992 yılında yapımına başlanılan ve sekiz trilyona yakın para harcanan hastane inşaatı hala sürüyor. Bitirilmesi için bir trilyon ödenek çıkarılması gerekiyor. Sağlık sorunları Taşkent'e bağlı beldelerde de var.

Bir çok beldede sağlık ocağı olmasına rağmen hiçbirinde sağlıkçı yok. Binalar kullanılmadığı için mezbelelik durumda.

S.Ü. Taşkent Meslek Yüksek Okulu 199495 öğretim yılında açılmış, diğer örnekleri gibi çeşitli kaygılarla açılan bir okul olduğu için şu an kapanma noktasında. Halen ikinci sınıfta 17 öğrenci okuyor. Bunlardan sadece birisi kız.

Beldede futbol takımı yok. Çünkü saha yapacak arazi yok. Kaçacak bir topu yakalamak içinde Sazak Deresi'ne inmek gerekiyor.

Uzun yıllar belediyede görev yapan ve son seçimde Belediye Başkanı seçilen Abdülbaki Acet Taşkent'i dağ ve yayla turizminin merkezi haline getirmek istiyor. Böyle bir konum için her türlü zenginliği var beldenin. Büyük turizm potansiyeline sahip yörelerin kavşak noktasında. Sarıveliler ErmenekMut yolu, Gevne Alanya yolu buradan geçiyor. Yol güzergahlarında doğa ve tarih yarış halinde. Yörede Mayıs ayından Eylül'e kadar kamp yapılabilecek vadiler, yaylalar var. Barçın Yaylası Feslikan Yaylası, Çetmi Ayboğazı Şelalesi bunlardan birkaçı. Taşkent'te modern bir otel var. Sultan Suyu'nun kenarındaki park yemek ve çay molası için ideal bir yer. Beldenin yaylalarına nisan sonundan itibaren konar göçer yörükler gelmeye başlıyor. Büyük şehirlerimizde oturan Taşkentliler de yaylalarda modern evler yapmaya başlamışlar. Göçerler Cuma günleri Taşkent'e Perşembe günleri de Sarıveliler Başyayla yol ayrımında kurulan Yörük Pazarı'na inerek ihtiyaçlarını karşılıyorlar. Bu yöreye gidecek gezginlerin, yolu biraz uzatmak pahasına Ermenek tarafına geçerek Teke Çatı Yaylası'nı ve Zeyve Pazarı'nı görmeleri gerekir.
Taşkent bir geçit noktasında olduğu için günün her saatinde ulaşmak mümkün. Çevre beldelerinin otobüsleri buradan geçiyor. Ayrıca Sarıveliler ve Başyayla otobüsleri de buradan geçiyor. Yöreyi iyi tanımak ya da kamp yapmak isteyenler için en uygun turla giderek Sazak, Çetmi, Bolay, Ilıcapınar, Gevne yörelerini adım adım gezmektir. Modern bir işletmeye sahip olan Pirlerkondu Oteli'nde konaklanabilir.

Hiç yorum yok: